KIZIL'DIM ALOBAR !
Biliyorum..
Eskiden böyle değildi.
Gazete okurduk.
Sayfaları ıslatırken ellerimiz kararırdı.
Şimdi senin ellerinden bir ‘haber’ yok .-
Ellerin ıslak.
Gözlerim de kör olsun .
Tırnaklarımın dibine kan oturdu.
Kan konforunda.
Biliyor musun--
Eskiden böyle değildik
Ben arada susardım.
Belgesellere şiir yazardı insanlık.
Biz hayvan gibi sevişirdik.
Hiç ürkekliğin bahanesi olmadı kedi üşümesi .-
Bu kızgın dünyanın üstünde öfke közleri..
Daha da kızışacak biliyorum
Yeşile boyanacağız
Çocuklarımızın rengi değişecek
Bu gezegen uzaylılara brunch olur
Bundan sonra.
Tanrı der ki :Doğal olarak.!
Hamile bir kadın ağzından tövbe doğuracak
Zencilerin yüzü kızaracak
Solucanlar fil kusacak
Kız çocuğu babasını unutacak
Erkek çocuk annesine sokulmuş
- / ne ereği var vardı bunun?
Tanrı’nın genel kültürü sıfır.
Her soruda aynı duaya ihtiyaç duyar mı kul.
Bin yıl aynı kitabı aşkla okur mu
Okur işte-!
Bütün günahlar birbirine benzer çünkü
İnsan ağırlayamadığını günahlar.
Ben kimseye dargın değilim
Bin yıl sevişir-
Kendimi de anca affederim.
Gömleğin kırışık.
Gitarın da vardır senin şimdi.
En azından bir tane mektubun olmuştur .
Şu hayatta birine hatır sormamışsan
Orospunun bile yüzüne bakamazsın .
Kimseyi yargılayamazsın .
İnsan olamazsın .
Kimseye yardım edemezsin
hiç bir savaşı kazanamazsın
Savaşamazsın.
Hiç bir depremde sarsılamazsın
Para verseler alamazsın .
Biliyor musun
Eskiden böyle değilmiş.
“Vallahi” bile varmış.
İnsan karşı çıkarmış
Sanat da akım olurmuş
Tarihte “devrimdi” olurmuş
Şimdi gözümün önünde biri vurulsa
Ben yarın kesin regl olurum.
Şimdi böyle.
Bu ne zaman oldu?
…
Hangi şarkı yaptı bunu?
Kimdi bizim kızdığımız?
En son kitap –
Ne olmuştu sonra?
Benim yumurtalarıma hakkını verecek bir tane peygamber doğamadı mı yani!
Benim de acımı anlayan bir tane kitap olamadı mı!
Bunlar hep İngilizce mi yazıldı!
Bütün çevirmenler aslında şair miydi?
Hangi peygamber dedi “eğitim şart”
“sabahları erken kalk”
Ekmek aslanın ağzında derken
Aslanın blumiasını düşünmeyen bu çağdaşlık,-
“Aslanlar” gibi evlatlar doğurmaktan bahsederken
Boğularak ölebilme hesabından yoksun mu seviştiler!
Aslan bin yıldır diyette!
Ekmek falan yok size
Hadi evinize!
Düşünürler nerde düşünürler!
Sokrates’in çirkinliğimi konuşuluyor hala
Gerisi?
Daldan dala atlayan maymun iştahlı gençlik
Hala 80-90 hesabını bilmek zorunda mı
Kimsiniz siz?!!!!!
Benim canım sıkıldı.
Ben ölücem .
Gerçekten ölücem
.
Uzun uzun uyuyacağım!
Uyudukça ağırlık çökecek üzerime !
Unutucam ben .
Diycem ki-
Olur öyle…
Unuttukça başka dünyalar çözülecek ciğerimde
Ve ödem yapacak yeni’ler .
Bir öksürük gibi savsakça fırlattığım her tükürükte.
-ümit veren eksik ifade.
Eğer ;
Tanrı soracağı sorular için yarattıysa “öbür tarafı”.
Benim de “bu tarafta” cevaplarım var
Onların emeği yok muydu?-
Benim gördüklerim bu tarafta yıkımken
“öbür taraf”da ne zamandan beri ‘hayır’a kavuşmuş..
İnsanlar hayır’ı burada istemediği zaman söylüyor
Anlatamadığı zaman iblis’in şivesine sığınmasın lütfen .!
Bu bir şiir olsun Alobar .
Bu gece yalnız geldin diye
Tarihte adım kaynamayacak seninle .
Adım Mora.
Cinselliğim kemikli.
Ağzım irice .
Ve boğaları seviyorum.
Sanırım sevinince
Ellerimi yiyorum.
Dişlerimin arasını tanrıyla kaşıyorum
Ve erkek olduğum an’larda
Kitap okumak sikimde bile değil.
Eskiden böyle değilmiş !
Güneş sevinçten değil
Tutuştuğundan yanarlaşırmış
Kaç gezegen etrafında kumsal partisi yapmış
-ki sen bunların bir tanesinin içinde ki kontrol edemediği güdüleri çoğaltmaya yeminli
Tecrübesiz bir hücresin!
Gömleğin kırışık
.
Bi yerler de ..
Bi yerlerde mutlu hayatlar vardı .
Kuralların olmadığı.
Buradan akropolise bira almaya giderdik.
Sen ne yaptın Alobar!
Efes Pilse senin böyle yaptığını
Böyle raflarda fresh sakladığını
Seni Tanrıya şikayet ederdi.
Hapse bile girmezdin
Ama çok üzülürdün ya!
Çok üzülürdün.
Taşları birbirinden ayırırdın
Oyardın .
Atomun gözünü çıkarsan
-kaçabileceğini mi sanarsın!
Yok sana burada rahat !
Benim masalım olmaktan vazgeç artık
Burası 21. Yüzyıl
Artık filozoflar değil
Favoriler var!
En iyi düşünen senin anca “tam adamın” olur
Bir daha beni hiçbir tecrübemde arama!
Seni bu su kokan arayışından kovuyorum!
Ben artık marka seviyorum!
Ve sen bana ucuzsun .
Birazcık ağlasam
Barışırız
Karpuz suyu içer gergedanları konuşuruz.
Biliyorum
Böyle değildik.
Ama dedim sana –
Sıkıldım Ben .
Ölücem .
Özür dileme
Ne özrü?_
Ölücem ben .
Özürü mü kalır….
Neyse.
Sağlık olsun .
Dağlık olsun
Bağlık olsun ..
Koşalım..
Çarpışarak ölelim.
Pekmez.
Baharat.
Pancar.
Havuç değil.
hafızamıza bir eski girdi.
bütün söyleyeceğim bu.
Bu da
Eskiden böyle değildi.
Gazete okurduk.
Sayfaları ıslatırken ellerimiz kararırdı.
Şimdi senin ellerinden bir ‘haber’ yok .-
Ellerin ıslak.
Gözlerim de kör olsun .
Tırnaklarımın dibine kan oturdu.
Kan konforunda.
Biliyor musun--
Eskiden böyle değildik
Ben arada susardım.
Belgesellere şiir yazardı insanlık.
Biz hayvan gibi sevişirdik.
Hiç ürkekliğin bahanesi olmadı kedi üşümesi .-
Bu kızgın dünyanın üstünde öfke közleri..
Daha da kızışacak biliyorum
Yeşile boyanacağız
Çocuklarımızın rengi değişecek
Bu gezegen uzaylılara brunch olur
Bundan sonra.
Tanrı der ki :Doğal olarak.!
Hamile bir kadın ağzından tövbe doğuracak
Zencilerin yüzü kızaracak
Solucanlar fil kusacak
Kız çocuğu babasını unutacak
Erkek çocuk annesine sokulmuş
- / ne ereği var vardı bunun?
Tanrı’nın genel kültürü sıfır.
Her soruda aynı duaya ihtiyaç duyar mı kul.
Bin yıl aynı kitabı aşkla okur mu
Okur işte-!
Bütün günahlar birbirine benzer çünkü
İnsan ağırlayamadığını günahlar.
Ben kimseye dargın değilim
Bin yıl sevişir-
Kendimi de anca affederim.
Gömleğin kırışık.
Gitarın da vardır senin şimdi.
En azından bir tane mektubun olmuştur .
Şu hayatta birine hatır sormamışsan
Orospunun bile yüzüne bakamazsın .
Kimseyi yargılayamazsın .
İnsan olamazsın .
Kimseye yardım edemezsin
hiç bir savaşı kazanamazsın
Savaşamazsın.
Hiç bir depremde sarsılamazsın
Para verseler alamazsın .
Biliyor musun
Eskiden böyle değilmiş.
“Vallahi” bile varmış.
İnsan karşı çıkarmış
Sanat da akım olurmuş
Tarihte “devrimdi” olurmuş
Şimdi gözümün önünde biri vurulsa
Ben yarın kesin regl olurum.
Şimdi böyle.
Bu ne zaman oldu?
…
Hangi şarkı yaptı bunu?
Kimdi bizim kızdığımız?
En son kitap –
Ne olmuştu sonra?
Benim yumurtalarıma hakkını verecek bir tane peygamber doğamadı mı yani!
Benim de acımı anlayan bir tane kitap olamadı mı!
Bunlar hep İngilizce mi yazıldı!
Bütün çevirmenler aslında şair miydi?
Hangi peygamber dedi “eğitim şart”
“sabahları erken kalk”
Ekmek aslanın ağzında derken
Aslanın blumiasını düşünmeyen bu çağdaşlık,-
“Aslanlar” gibi evlatlar doğurmaktan bahsederken
Boğularak ölebilme hesabından yoksun mu seviştiler!
Aslan bin yıldır diyette!
Ekmek falan yok size
Hadi evinize!
Düşünürler nerde düşünürler!
Sokrates’in çirkinliğimi konuşuluyor hala
Gerisi?
Daldan dala atlayan maymun iştahlı gençlik
Hala 80-90 hesabını bilmek zorunda mı
Kimsiniz siz?!!!!!
Benim canım sıkıldı.
Ben ölücem .
Gerçekten ölücem
.
Uzun uzun uyuyacağım!
Uyudukça ağırlık çökecek üzerime !
Unutucam ben .
Diycem ki-
Olur öyle…
Unuttukça başka dünyalar çözülecek ciğerimde
Ve ödem yapacak yeni’ler .
Bir öksürük gibi savsakça fırlattığım her tükürükte.
-ümit veren eksik ifade.
Eğer ;
Tanrı soracağı sorular için yarattıysa “öbür tarafı”.
Benim de “bu tarafta” cevaplarım var
Onların emeği yok muydu?-
Benim gördüklerim bu tarafta yıkımken
“öbür taraf”da ne zamandan beri ‘hayır’a kavuşmuş..
İnsanlar hayır’ı burada istemediği zaman söylüyor
Anlatamadığı zaman iblis’in şivesine sığınmasın lütfen .!
Bu bir şiir olsun Alobar .
Bu gece yalnız geldin diye
Tarihte adım kaynamayacak seninle .
Adım Mora.
Cinselliğim kemikli.
Ağzım irice .
Ve boğaları seviyorum.
Sanırım sevinince
Ellerimi yiyorum.
Dişlerimin arasını tanrıyla kaşıyorum
Ve erkek olduğum an’larda
Kitap okumak sikimde bile değil.
Eskiden böyle değilmiş !
Güneş sevinçten değil
Tutuştuğundan yanarlaşırmış
Kaç gezegen etrafında kumsal partisi yapmış
-ki sen bunların bir tanesinin içinde ki kontrol edemediği güdüleri çoğaltmaya yeminli
Tecrübesiz bir hücresin!
Gömleğin kırışık
.
Bi yerler de ..
Bi yerlerde mutlu hayatlar vardı .
Kuralların olmadığı.
Buradan akropolise bira almaya giderdik.
Sen ne yaptın Alobar!
Efes Pilse senin böyle yaptığını
Böyle raflarda fresh sakladığını
Seni Tanrıya şikayet ederdi.
Hapse bile girmezdin
Ama çok üzülürdün ya!
Çok üzülürdün.
Taşları birbirinden ayırırdın
Oyardın .
Atomun gözünü çıkarsan
-kaçabileceğini mi sanarsın!
Yok sana burada rahat !
Benim masalım olmaktan vazgeç artık
Burası 21. Yüzyıl
Artık filozoflar değil
Favoriler var!
En iyi düşünen senin anca “tam adamın” olur
Bir daha beni hiçbir tecrübemde arama!
Seni bu su kokan arayışından kovuyorum!
Ben artık marka seviyorum!
Ve sen bana ucuzsun .
Birazcık ağlasam
Barışırız
Karpuz suyu içer gergedanları konuşuruz.
Biliyorum
Böyle değildik.
Ama dedim sana –
Sıkıldım Ben .
Ölücem .
Özür dileme
Ne özrü?_
Ölücem ben .
Özürü mü kalır….
Neyse.
Sağlık olsun .
Dağlık olsun
Bağlık olsun ..
Koşalım..
Çarpışarak ölelim.
Pekmez.
Baharat.
Pancar.
Havuç değil.
hafızamıza bir eski girdi.
bütün söyleyeceğim bu.
Bu da
Yeni değil.
Gonc.
(Melike Acar)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder